Her çift kendi arasında bazı problemler yaşar. Anlaşmazlığa düştüğü konular farklılıklarda ortaya çıkar. Sonuçta klonlanmış canlılar değiliz. Öyle değil mi? Sen beyazı seversin, ben siyahı. Sen sushiyi tercih edersin, ben bir buçuk terayağlı iskenderi. Sen Pink Floyd dinlersin, ben Orhan Baba’yı. Tatile İbiza’ya gitmek istersin, “memleketin suyu mu çıktı” diye cevap veririm. “Kamp yapmaya gidelim mi” diye sorarım, her yerde 5 yıldızlı otel konforu ararsın. Rakı masasından kaldırır, kokteyl partisine götürürsün. Hazır konusu açılmışken bence ilişkimizi bir arada gözden geçirelim. Peki hepsi bu kadar mı? Olur mu hiç! Erkeklerin sevmediği bu tarz durumların sonunu görene aşk olsun! Seçtiğimiz 3 tanesi kulağınıza küpe olsun.



Sürekli Geç Kalmak

Kendisi pantolonu, tşörtü üstüne geçiriyor, 2 dakika içinde hazır kıvama geliyor. Sonra bakışlarınızı üstünüze dikmiş, “geç kaldık” diye tantana yapıyor, sizin bir kadın olduğunuzu anlamıyor. Duşunuz, kreminiz, saçınız, makyajınız, kıyafet tercihi için ayırmanız gereken zamanınız. Eğer gecenin yıldızı olmayı planlayan, gününün yarısını hazırlanmakla harcayan ve yine de üstüne geç kalan bir Terazi kadınıysanız, erkek arkadaşınızın bu durumdan pek haz etmediğini bir kenara yazınız.

Sürekli Telefonla Konuşmak

Zaten sürekli berabersiniz değil mi? Beraber uyuyor, yemek yiyor, her işinizi birlikte yapıyorsunuz. Ailenizle vakit geçiremiyor, arkadaşlarınızla dedikodu yapamıyorsunuz. Konuşmadan, her anını anlatmadan yapamadan İkizler burcu gibi kendinizi kısıtlanmış hissediyorsunuz. Hal böyle olunca yemek yaparken, televizyon izlerken, işten dönerken telefonunuzdan bir türlü ayrılamıyorsunuz. Fakat konuya birlikte olduğunuz insanla aynı yerden baktığınızı fark etmiyorsunuz. Kuzenlerle Whatsapp grubu, annenizin görüntülü araması derken sevgiliniz kendini konu mankeni olarak hissediyor, cep telefonunuzdan ayrılacağınız güne adaklar adıyor. Belki de ayrılık konuşması yapmak için uygun bir zaman bekliyor?



Yeniden Düzen Kurmak

Hem pis hem düzensiz. Ama gönül kondu bir kere. Yapacak bir şey yok. Yıllardır deveyi gütmeyi denediniz, diyarı terk etmeyi bile düşündünüz. En sonunda kolları sıvayıp işe kendiniz giriştiniz. Evde ne var ne yok çamaşır suyuyla bir bir üstünden geçip bütün düzeni değiştirdiniz. Hizmet odaklı başaklar gibi yardım ettiğinizi düşündünüz. Hiçbir şeyi koyduğu yerde bulamayan sevgilinizi kendinize küstürdünüz.