01-08-2018, 11:39 AM
answer answered (cevaplamak)
arrive arrived (varmak, ulaşmak)
ask asked (sormak)
attend attended (katılmak)
call called (telefon etmek; çağırmak, isimlendirmek)
carry carried (taşımak)
clean cleaned (temizlemek)
close closed (kapamak)
complete completed (tamamlamak)
cook cooked (pişirmek, yemek yapmak)
decide decided (karar vermek)
destroy destroyed (yok etmek, yıkmak)
die died (ölmek)
drop dropped (düşürmek, atmak)
enjoy enjoyed (sevmek, hoşlanmak; zevk almak)
explain explained (açıklamak)
escape escaped (kaçmak, kurtulmak)
fail failed (sınav vs. başarısız olmak, kalmak)
finish finished (bitmek, bitirmek)
fix fixed (tamir etmek, ayarlamak)
follow followed (takip etmek)
grab grabbed (elinden kapmak)
happen happened (olmak, vuku bulmak)
help helped (yardım etmek)
hunt hunted (avlamak)
improve improved (iyileşmek, iyileştirmek, gelişmek)
increase increased (artmak, arttırmak, yükseltmek)
interview interviewed (görüşme yapmak)
invite invited (davet etmek)
join joined (katılmak)
jump jumped (atlamak, zıplamak)
kill killed (öldürmek)
laugh laughed (gülmek)
like liked (sevmek, hoşlanmak)
listen listened (dinlemek)
live lived (yaşamak)
look looked (bakmak)
match matched (eşleşmek, eşleştirmek)
mend mended (tamir etmek)
mix mixed (karışmak, karıştırmak)
move moved (hareket etmek, taşımak, taşınmak)
notice noticed (farketmek)
obey obeyed (uymak, itaat etmek)
occur occurred (olmak, vuku bulmak)
offer offered (teklif etmek)
order ordered (emretmek; ısmarlamak)
open opened (açmak)
paint painted (boyamak; resim yapmak)
pass passed (geçmek)
plan planned (planlamak)
play played (oynamak; müzik aleti vb. çalmak)
produce produced (üretmek)
provide provided (sağlamak)
receive received (mesaj vb. almak; -e maruz kalmak)
repair repaired (tamir etmek)
reply replied (yanıtlamak)
return returned (dönmek)
save saved (kurtarmak; para biriktirmek)
share shared (paylaşmak)
smile smiled (gülümsemek)
start started (başlamak)
stay stayed (kalmak)
stop stopped (durmak)
study studied (ders çalışmak, incelemek, tahsil etmek)
supply supplied (sağlamak, tedarik etmek)
talk talked (konuşmak)
try tried (denemek; çalışmak, uğraşmak)
turn turned (dönmek, döndürmek)
use used (kullanmak)
visit visited (ziyaret etmek)
wait waited (beklemek)
want wanted (istemek)
wash washed (yıkamak)
watch watched (izlemek)
water watered (sulamak)
work worked (çalışmak)
worry worried (endişelenmek)
yell yelled (bağırmak)
arrive arrived (varmak, ulaşmak)
ask asked (sormak)
attend attended (katılmak)
call called (telefon etmek; çağırmak, isimlendirmek)
carry carried (taşımak)
clean cleaned (temizlemek)
close closed (kapamak)
complete completed (tamamlamak)
cook cooked (pişirmek, yemek yapmak)
decide decided (karar vermek)
destroy destroyed (yok etmek, yıkmak)
die died (ölmek)
drop dropped (düşürmek, atmak)
enjoy enjoyed (sevmek, hoşlanmak; zevk almak)
explain explained (açıklamak)
escape escaped (kaçmak, kurtulmak)
fail failed (sınav vs. başarısız olmak, kalmak)
finish finished (bitmek, bitirmek)
fix fixed (tamir etmek, ayarlamak)
follow followed (takip etmek)
grab grabbed (elinden kapmak)
happen happened (olmak, vuku bulmak)
help helped (yardım etmek)
hunt hunted (avlamak)
improve improved (iyileşmek, iyileştirmek, gelişmek)
increase increased (artmak, arttırmak, yükseltmek)
interview interviewed (görüşme yapmak)
invite invited (davet etmek)
join joined (katılmak)
jump jumped (atlamak, zıplamak)
kill killed (öldürmek)
laugh laughed (gülmek)
like liked (sevmek, hoşlanmak)
listen listened (dinlemek)
live lived (yaşamak)
look looked (bakmak)
match matched (eşleşmek, eşleştirmek)
mend mended (tamir etmek)
mix mixed (karışmak, karıştırmak)
move moved (hareket etmek, taşımak, taşınmak)
notice noticed (farketmek)
obey obeyed (uymak, itaat etmek)
occur occurred (olmak, vuku bulmak)
offer offered (teklif etmek)
order ordered (emretmek; ısmarlamak)
open opened (açmak)
paint painted (boyamak; resim yapmak)
pass passed (geçmek)
plan planned (planlamak)
play played (oynamak; müzik aleti vb. çalmak)
produce produced (üretmek)
provide provided (sağlamak)
receive received (mesaj vb. almak; -e maruz kalmak)
repair repaired (tamir etmek)
reply replied (yanıtlamak)
return returned (dönmek)
save saved (kurtarmak; para biriktirmek)
share shared (paylaşmak)
smile smiled (gülümsemek)
start started (başlamak)
stay stayed (kalmak)
stop stopped (durmak)
study studied (ders çalışmak, incelemek, tahsil etmek)
supply supplied (sağlamak, tedarik etmek)
talk talked (konuşmak)
try tried (denemek; çalışmak, uğraşmak)
turn turned (dönmek, döndürmek)
use used (kullanmak)
visit visited (ziyaret etmek)
wait waited (beklemek)
want wanted (istemek)
wash washed (yıkamak)
watch watched (izlemek)
water watered (sulamak)
work worked (çalışmak)
worry worried (endişelenmek)
yell yelled (bağırmak)


Kitap Kahve Kedi ve Sen
